14 Mart 2012

İçime atıyorum :)

Öyle durgunlaştım ki. Eskiden canım yandığında güler eğlenirdim. Kimse anlamazdı. Şimdi de gülüp eğleniyorum. Ama farkına varıyor insanlar durgunlaştığımın. İçine atma diyorlar. Nasıl atmayım? Bırakırsam kendimi toparlanamam. Her gün yataktan kalkmanın ne kadar acı verdiğini tahmin edersiniz. Uykum olmasa bile yatağımdan kalkmıyorum. Servisimin gelmesine 5 dakika kala kalkıp giyinip çıkıyorum. Yediğim, içtiğim hiç bir şeyin önemi yok artık. Ruhsuzlaşıyorum. İçine atma diyorlar. Nasıl atmayım ? Seni özlediğimi hangi hakla söyleyebilirim. Pişmanlığımı nasıl ifade edebilirim ki. Seni görüp sarılamamak nasıl bir şey bilirsin. Seni karşımda görünce '' haha bak ben seni unuttum '' görüntüsü vermek ne kadar zor biliyor musun ? Her gün o okula gelip kalbimi parçalıyorum. Bana içine atma diyorlar. Nasıl atmayım? Dediğim her şeyi yanlış anlamana katlanamadığımı nasıl gösteriyim. Söylediğin şeylere cevap vermek. Seninle delice kavga etmek. Ama sonra o omzunda ağlamayı istemek nasıl bir şey biliyor musun? İçime akıttığım gözyaşlarını avucuna taşımak istemek nasıl bir şey biliyor musun? Sen sanıyorsun ki senden öncekini seviyorum ben. Onu çok sevdim ben. Dünyayı karşıma alacak kadar çok sevdim. O bana dünyayı dar etmiş olsa da. Ama ben ondan sonra sende gördüm dünyanın dar olmadığını. Dünyanın yaşanılacak bir yer olduğunu. Öncekinin yanlışı senin doğrunu götürdü. Buna yapacak bir şeyim yoktu. Elimden başka türlüsü gelmiyordu. Bazen geliyor içimden. Boşveriyim dünyayı gidiyim yanına sarılıyım ağlayım. Ama olmuyo yapamıyorum. İçime atıyorum. Sırf dizinde ağlayıp saçımı okşaman için bütün ömrümü feda edebilirim. Ama etmem. Bana içine atma diyorlar. Senin o şeyi yaptığında düşündüğüm senin onu yapmış olman değildi. Senin beni gerçekten bitirmiş olmandı. Bir başkasıyla olduğunu düşündüm bir an için. Nefes alamadım. Sensizlikle başa çıkarım ama senin bir başkasıyla olma ihtimalin beni yok eder. Bana içine atma diyorlar sevdiğim! Nasıl atmayım lan. Nasıl atmayım. Her gece onunla ölüp sabah onsuz doğuyorum nasıl diyeyim. Nasıl derim ben yaptım. Her şeyi ben yaptım. Kendimle olan savaşımda önce onu şehit verdim nasıl derim. Nasıl derim ki nefes almamın sebebi hala sensin. Bana içine atma diyorlar. Ailem dağılıyor, benim elimden bir şey gelmiyor. Hem anneme hem babama üzülüyorum nasıl deyim. Ben annemsiz de ne kadar bok şeyler yapmış olsa da babamsız yapamam nasıl deyim. Babama ölsün inşallah derken içimden '' Allahım kızgınken söyledim sen beni dinleme nolur '' dediğimi nasıl anlatayım. Ben nasıl derim  hala babama aşık bir kızım diye. Annemse can yoldaşım. Bana içine atma diyorlar. Nasıl derim ki bir dostum var kardeşten öte bellediğim. Nasıl derim ki onunla uğraştığım kadar benle uğraşmıyor diye. Nasıl derim bir gün beni unutup gidecek korkuyorum diye. Bana içine atma diyorlar. Nasıl derim ki ''Mutsuzum, yıkıldım. Bittim ben , tükendim.'' Şimdi anlıyorum. İnsan niye sevdiğinin fotoğrafını yanında taşır. Yüzüne bakacak yüzü olmayınca insan resimlere bakar olurmuş. Bizim beraber bir fotoğrafımız var. İstanbul'da çekilmişiz. Yan yana vapurda konuşurken habersiz çekmişler. İçim sıkıldıkça bakıyorum. Bilseydim şimdi birbirimizin yüzüne bile bakmayacağımızı. Hiç araya aşkı sokmazdım. Uzaktan severdik. Ama yan yana olurduk. Biz bilirdik bir tek birbirimizi sevdiğimizi. Oda sözden değil, gözden. Çünkü ikimizde sevgimizi bakışlarımızdan belli edenlerdeniz.
Ben hala senin gülüşünde yaşıyorum.
Bana içine atma diyorlar. Nasıl atmayım. Herkesin gözünün önünde ölmekse. Kendi içimde ölürüm daha iyi. Böylesi daha az acı verir.
Hadi olmayacak bir şey yapalım. Hayal kuralım..
Şimdi sen olsan yanımda. Çıksak dışarı. Bir paket sigara. İki üç tane bira. Oturup dertleşsek. Ben şöyle senin yanında doya doya ağlasam. Yaralarımı sarsan. Sonra beni yarına yepyeni, çok mutlu bir şekilde göndersen.
Ben senin o saçını doya doya öpsem. Sen elini yüzümde gezdirsen. Bana gene öyle aşkla baksan. O an zaman dursa. Biz sadece o anı yaşasak. Öncesi sonrası olmadan. Sadece o an senin varlığını hissetsem. Hayali hem can yakıcı. Hem yaşama sevinci.
Sen gamzemi görmeyen adam. Şimdi olsan ben gamzemi feda etmeye hazırım. Sen olsan da benim yüzüm hiç gülmese. Ama ben böyle oldukça. Ne sen olursun. Ne biz oluruz.
Belki bir gün özgürlüğümü alır gelirim kapına. Kapına paspas edersin belki.
Ama bunları ben hep içime atıyorum. Çünkü diğer türlüsünü yapamıyorum. Belki bir gün yakarım her şeyi. Alırım hissettiğim her şeyi de yanıma. Paylaşırız belki o zaman bana ve sana ait olan her şeyi. Kapattığım kapıların anahtarlarını veririm belki bir gün sana. Kalbinde taşırsın dimi anahtarlarımı.


Tek dileğim; yaptığımı yapmayın. Kaçmayın aşktan. Tutun ellerinden, sonuna kadar sarılın. Bırakın o akıntı sizi nereye götürcekse götürsün. Diğer türlü canını yakıyor insanın.

1 yorum:

  1. pff sıkıntılı bir yazı olmuş, zaman herbirşeyin ilacı derler efenim klasik ama bu mottoyu düstur edininiz

    YanıtlaSil